13 Eylül 2008 Cumartesi

Hacettepe: 2 - FENERBAHÇE: 1 (Maç Sonucu)

Fenerbahçe'miz Şampiyonlar Ligi'nde Porto karşısına çıkacağı maç öncesinde 3. hafta karşılaşmasında Hacettepe'ye 2-1 mağlup oldu.

Maça yüksek tempo ve sıkı bir disiplin ile başlayan takımımız ilk 11'de direkt oynayacak 6 oyuncusundan yoksun oluşunu bize ilk dakikalarda unutturdu. (Gerçi maçın sonunda bu büyüklüğün cezasını kesen taraftarımız da çoktu...) İlk 20 dakikalık bölümde pek çok gol pozisyonu hazırlayan ve kullanamayan takımımız tüm taraftarları rahatlattı. Golü de bulduktan sonra hem hafta ortasındaki maçı hem de dengeli bir oyunun yeteceğini düşünen takımımız bu kez de maça etki etmesi gerektiğine inanan bir kişinin Hacettepe'nin sert oyununa müdahale etmemesi sonrasında iyice oyundan düştü. Devrenin son dakikalarında sentetik çimin farkını bir an unutan önce savunma oyuncumuz Can, topu rakibinin önüne bırakırken sonrasında kalecimiz Volkan yine bu unutkanlığının bedelini ayağının kayması ile ödedi ve devre Hacettepe'nin attığı gol ile 1-1 sona erdi.

İkinci devre sahanın özelliğini yeniden hatırlayan takımımız sahaya daha iyi yayılsa da kritik noktalarda doğru hamleleri yapamamanın bedelini kale önünde kaçırılan 3-4 net gollük pozisyon ile ödedi. Galibiyet amacıyla yüklenen Fenerbahçe için yapabileceği tek taktiği deneyen Hacettepe ise bir hızlı atağında topu kurtarmaya çalışan Can'ın ikinci pozisyonunda golü kendi ağlarına gönderdi. Hafif sakatlığı bulunan Gökhan'ın yerine giren Önder'in iyi oyununa rağmen Kazım-Burak, Uğur Boral-Gürhan değişikliklerinin işe yaramadığı maçta 2-1 sona erecek diye düşünürken Mustafa Kamil Abitoğlu'nun maçı sadece mağlubiyet ile bitirmemize izin vermeyecek olmasını düşünmemiştik. Standart bir pozisyonda kalecimiz Volkan'a sarı kart vererek penaltı düdüğü çalması, maç boyunca verdiği tüm kararları "yorum hatası" sayacak medyanın bile görmezden gelmesi mümkün olmayan bir çalışmaydı.

Penaltı pozisyonunda gol olmayacağını iddia eden Volkan'ın dışarıya giden penaltı sonrasında hakeme "Yukarıda, Allah var" demesi 2. sarı karta ve kamil hakemimize göre kırmızı karta nedendi. Ancak pozisyon sonrasında aynı tepkileri gösteren Roberto Carlos'a bir türlü kart gösterememesi ise görevini yapmış olmanın huzuru veya Roberto Carlos'u atabilecek kadar kendi kararına güvenememesi olarak yorumlanabilir. Ancak maçın mağlubiyet ile sonuçlanmasında neden olmayı başaran hakemimiz ligin sonraki maçına etki etmeyi de başardı. Takımımız özellikle iyi (kuralları uygulamaya çalışan) bir hakem ve biraz daha konsantre olduğu bir durumda karşısında takım durmayacak 24 kişilik bir takım olduğunu bu maçta gösterirken maçın puansız tamamlanmış olması puan üzerinden çalışan mesya mensuplarımızı sevindirdi...

Mağlubiyet nedenleri;
*Hacettepe kalecisi (eski Fenerbahçe kalecisi) Recep'in mükemmel oyunu
*Başta kalecimiz Volkan olmak üzere oyuncularımızın zeminin özelliğini sürekli olarak unutmaları
*Lugano, Edu, Semih, Deivid, Emre gibi direkt 11, Tümer, Wederson gibi oyunu çevirmek amacıyla kenardan girebilecek oyuncuların eksikliği
*Hakemin sert oyuna müsade etmesi (özellikle Alex'in yediği omuz darbelerine). (Maçın sonundaki pozisyonu mağlubiyete neden olmasa bile hakemliği yapamadığına dair neden olabilir?)
*Oyuncularımızın "Nasılsa atarız" psikolojisi...

Çarşamba akşamı, salonu yeniden düzenlenen ve herşeyiyle yenilenen İzmir FENERBAHÇELİLER Derneği lokalimizde Şampiyonlar Ligi'ne (ligimize) hoşgeldin maçında görüşmek üzere...

Kökten Ulaş BİRANT

Hiç yorum yok: